İsa, on iki öğrencisine bütün bu buyrukları verdikten sonraonların kentlerinde ders vermek ve Tanrı sözünü duyurmak üzere
oradan ayrıldı.
2-3Tutukevinde bulunan Yahya, Mesih'in yaptığı işleri duyunca,
O'na gönderdiği öğrencileri aracılığıyla şunu sordu: «Gelecek
Olan sen misin, yoksa başkasını mı bekleyelim?»
4İsa onlara şöyle karşılık verdi: «Gidin, işitip gördüklerinizi
Yahya'ya bildirin. 5Körlerin gözleri açılıyor, kötürümler
yürüyor, cüzamlılar temiz kılınıyor, sağırlar işitiyor, ölüler
diriliyor ve müjde yoksullara duyuruluyor. 6Benden ötürü
sendeleyip düşmeyene ne mutlu!»
7Yahya'nın öğrencileri ayrılırken İsa halka Yahya'dan söz
etmeye başladı. «Çöle ne görmeye gittiniz?» dedi. «Rüzgârda
sallanan bir kamış mı? 8Söyleyin, ne görmeye gittiniz? Zarif
giysilere bürünmüş bir adam mı? Oysa zarif giysiler giyenler,
kralların saraylarında bulunur. 9Öyleyse ne görmeye gittiniz? Bir
peygamber mi? Evet! Ve size şunu söyleyeyim, gördüğünüz kişi
peygamberden de üstündür.
10'Bak, habercimi senin önünden gönderiyorum;
o önden gidip senin yolunu hazırlayacak'
diye yazılmış olan sözler onunla ilgilidir. 11Size doğrusunu
söyleyeyim, kadından doğanlar arasında, Vaftizci Yahya'dan daha
üstün olanı ortaya çıkmamıştır. Bununla birlikte, Göklerin
Egemenliğinde en küçük olan, ondan üstündür. 12Vaftizci Yahya'nın
ortaya çıktığı günden bu yana Göklerin Egemenliği zorlanıyor,
zorlu kişiler onu ele geçirmeye çalışıyor[i]. 13Yahya'ya dek tüm
peygamberlerle Kutsal Yasa, olacakları önceden bildirdiler.
14Eğer bunu kabul etmek isterseniz, gelecek olan İlyas odur.
15Kulağı olan, işitsin!
16-17 «Ben bu kuşağın insanlarını neye benzeteyim? Çarşı
meydanlarında oturup arkadaşlarına,
`Size kaval çaldık, oynamadınız;
ağıt yaktık, dövünmediniz'
diye seslenen çocuklara benziyorlar. 18Yahya geldiği zaman oruç tutup içkiden kaçındı, ona `cinli' diyorlar. 19İnsanoğlu geldiği zaman hem yedi, hem içti. Bu kez de diyorlar ki, `Şu obur ve ayyaş adama bakın! Vergi görevlileri ve günahkârlarla dost oldu!' Ne var ki bilgelik, ortaya koyduğu işlerle doğrulanır.»
20-21Sonra İsa, mucizelerinin çoğunu yapmış olduğu kentleri, tövbe etmedikleri için şöyle azarlamaya başladı: «Vay haline, ey Horazin! Vay haline, ey Beytsayda! Sizlerde yapılan mucizeler Sur ve Sayda'da yapılmış olsaydı, onlar çoktan çulla örtünüp kül içinde oturarak tövbe etmiş olurlardı. 22Size şunu söyleyeyim, yargı günü Sur ve Sayda'nın hali sizinkinden daha dayanılır olacak! 23Ya sen, ey Kefernahum, göğe mi çıkarılacaksın? Hayır, sen ta ölüler diyarına ineceksin! Çünkü sende yapılan mucizeler Sodom'da yapılmış olsaydı, o kent bugüne dek ayakta kalırdı.24Sana şunu söyleyeyim, yargı günü Sodom diyarının hali, seninkinden daha dayanılır olacak!»
25İsa bundan sonra şöyle dedi: «Baba, göğün ve yerin Rabbi! Bu
gerçekleri bilge ve akıllı kişilerden gizleyip küçük çocuklara
açtığın için sana şükrederim. 26Evet Baba, bunun böyle olması
senin isteğindi.
27«Babam her şeyi bana emanet etti. Oğul'u, Baba'dan başka
kimse tanımaz. Oğul'dan ve Oğul'un Baba'yı tanıtmayı dilediği
kişilerden başkası da Baba'yı tanımaz.
28«Ey bütün yorgunlar ve yükü ağır olanlar! Bana gelin, ben
size huzur veririm. 29Ben yumuşak huylu ve alçakgönüllüyüm.
Boyunduruğuma girin ve benden öğrenin, böylece canlarınız huzur
bulur. 30Boyunduruğum kolay taşınır, vereceğim yük de hafiftir.»